Dolarda gözler Londra'ya çevrildi
Yaklaşık bir aydır 13.28-13.63 bandında yatay seyreden dolar/TL bant içi seyrini korurken bugün Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati'nin Londra'da yatırımcılara vereceği mesajlar takip edilecek.
Nebati dün akşam Twitter paylaşımında "Dün Londra'da çeşitli bankaların ve yatırımcıların üst düzey yöneticileri ile yaptığımız birebir görüşmeler çok olumlu geçti. Türkiye Ekonomi Modelimizi ve atacağımız adımları aktarıp, karşılıklı görüş alışverişinde bulunduk. Bugün görüşmelerimize devam edeceğiz" dedi.
Türkiye yeni ekonomi modeli olarak adlandırdığı politika seti kapsamında yükselen enflasyona politika faizinde artış ile yanıt vermezken enflasyondaki düşüşü cari fazla yaratarak sağlamayı amaçlıyor.
Bankacıların TCMB analitik bilanço verilerinden yaptığı hesaplamalara göre, bankanın net ve brüt rezervlerinin yaklaşık 5-6 milyar dolar arttığını hesaplıyorlar. Bankacılar rezervdeki artışın Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile swap anlaşmasından kaynaklanmış olabileceğini, ihracatçıların döviz gelirlerinin yüzde 25'inin TCMB'ye satışı gibi yeni adımların da bu artışta etkili olabileceğini belirtiyorlar.
TCMB'nin 28 Ocak'ta brüt döviz rezevrleri 110.2 milyar dolar iken bankacıların yaptığı hesaplamaya göre 4 Ocak itibarıyla 114-115 milyar dolara yükseldi. Benzer şekilde 28 Ocak'ta 10.5 milyar dolar olan net rezervlerin 16-17 milyar dolara yükseldiği hesaplanıyor.
En Hızlı Tamamladığı Swap Anlaşması
Türkiye siyasi ilişkilerini geçen yıl kasım ayı itibarıyla düzeltmeye başladığı Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile yaklaşık 4.7 milyar dolar swap anlaşmasını 19 Ocak'ta gerçekleştirmişti. TCMB'nin bugüne kadar en hızlı tamamladığı swap anlaşması BAE olmuştu.
Yabancı merkez bankalarıyla yapılan swap anlaşmaları döviz piyasasına aralıkta yapılan ve 20 milyar doları bulan müdahalelerle belirgin gerileyen rezervleri destekleyecek. Ancak TCMB'nin rezervlerine piyasalar swap verilerinden arındırılmış olarak bakıyor ve bu tutar ise eksi 55 milyar dolar ile belirgin negatif seyrini sürdürüyor.
Kamu Kontrollü Kur Politikası
TCMB ocak ayı itibarıyla döviz rezervlerinde hem düşüş hem artış yönlü etki eden daha aktif bir politika izlemeye başladı. Analistler yeni düzeni kamu kontrolünün daha çok olduğu bir kur politikası olarak tanımlıyor.
Hükümet kurdaki istikrardan memnun olduğunu belirtirken henüz ne ekonomi yönetimi ne de TCMB enflasyondaki yükselişe karşı bir politika seti açıklanmış değil.
Enflasyon Zirve Yapacak
Nebati geçen hafta döviz piyasasına 20 Aralık'tan sonra ancak "küçük miktarda" müdahaleler olduğunu, enflasyonun da yüzde 50'nin altında bir zirve göreceğini belirtti. Reuters'da yayımlanan haberde de aralıktaki 20 milyar dolarlık rezerv kaybı ardından işlemciler Merkez Bankası (TCMB) rezervleri kaynaklı müdahalelerin oldukça azaldığını ancak ocakta da sürdüğünü belirtmişti.
TÜİK verilerine göre TÜFE ocakta beklentilerin üzerinde artış kaydederek yıllık bazda yüzde 36.08'dan 48.69'a, yani yaklaşık 20 yılın yeni zirvesine tırmandı. Üretici fiyatları ise yüzde 93.53 ile Mart 1995'ten bu yana en keskin artışı kaydetti.
Döviz Talebi Yakından İzleniyor
Dolar/TL'nin 18'i aştıktan sonra neredeyse 10'a kadar gerilediği aralık ayındaki kadar keskin hareketler artık büyük ölçüde TCMB ve kamu aktörleri tarafından yönlendirilen döviz piyasasında görülmüyor. Yine de TL'nin tarihi negatif reel getirisi nedeniyle bireysel ve kurumsal tasarruf sahiplerinin döviz talebi yakından izleniyor.
KKM kullanımı ise toplamı 290 milyar TL olmak üzere 120 milyar TL'si yani yaklaşık 8.8 milyar doları ise ise dövizden dönen tutar oldu. Şirketlere vergi teşviği bu ay ortasına kadar sürecek. Bu süreçte ne kadar TL'ye geçiş olacağı piyasalar tarafından yakından takip ediliyor.
İç Piyasalar
Öte yandan medyada her alan haberlere göre, Hazine'nin sukuk cinsi bir uluslararası borçlanma hedeflediğine de dikkat çekiliyor. Her yılın ilk haftalarında yurtdışı borçlanmaya çıkan Hazine bu yıl henüz yurtdışından borçlanmadı.
Refinitiv verilerine göre, Hazine'nin 21 Şubat'ta itfa edeceği 2 milyar dolar tutarında eurobondu ve 25 Şubat'ta itfa edeceği 1.1 milyar dolar tutarında yurtiçi tahvili bulunuyor.
Hafta boyunca veri gündeminin takip edileceği iç piyasada cuma günü piyasa kapanışı ardından ise Türkiye'yi "BB-" negatif görünümle derecelendiren Fitch'in not değerlendirmesi izlenecek.
Küresel Piyasalar
Küresel piyasalarda ABD'nin perşembe günü yayımlanacak olan Ocak ayı TÜFE verileri yakından takip ediliyor. Çekirdek enflasyonun yüzde 5.9 ile 1982'den bu yana görülen en hızlı artışı gösterebileceği düşünülüyor.
Petrol fiyatları ise, İran'ın petrol satışları üzerindeki yaptırımların kaldırılmasına ve küresel arzın artmasını sağlayabilecek ABD ve İran arasındaki görüşmeler devam ederken geriledi. Brent ham petrolünün en yakın vadeli varil fiyatı dün yedi yılın en yüksek seviyesi olan 94 dolara yükselmesinin ardından bugün yüzde 0.15 düşerek 92.55 dolara geriledi