3 Mart Devrim Yasaları
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Genel Merkezi üc devrim yasası ve cumhuriyetin kuruluş yasaları olarak adlandırıan Diyenet işleri Başkanlıgının kuruluşu, hilafetin kaldırılış ve ögretim birliginin önemi vurgulandığı bir bildiri yayınladı.
Bildiri; Türkiye Cumhuriyeti, 94 yıl önce kabul ettiği üç yasayla “Şeriye ve Evkaf Vekâleti”ni kaldırıp Diyanet İşleri Başkanlığı’nı kurmuş, Hilafet’i kaldırmış, “Öğrenim Birliği”ni kabul etmiş, medreseleri kapatmıştı.
Türkiye Cumhuriyeti, 94 yıl önce kabul ettiği üç yasayla “Şeriye ve Evkaf Vekâleti”ni kaldırıp Diyanet İşleri Başkanlığı’nı kurmuş, Hilafet’i kaldırmış, “Öğrenim Birliği”ni kabul etmiş, medreseleri kapatmıştı. Cumhuriyet’in kurulmasından dört ay sonra kabul edilen bu üç yasayla amaç ulusal, laik, çağdaş bir devletin ve bir yaşamın temelini oluşturmaktı.
Laik bir devlet ve laik bir yaşam; bütün yurttaşlar için din ve vicdan özgürlüğü, kadın-erkek bütün yurttaşların eşitliği, toplum olarak aklın ve bilimin yol göstericiliğinde ilerlemek anlamına gelir. Toplumun özgürce düşünen ve kardeşçe yaşayan yurttaşlardan oluşmasının da başkaca çaresi yoktur.
Ne yazık ki uzunca bir süredir Diyanet -fiilen- akla, vicdana ve ahlaka aykırı konularda fetvalar vererek “Şer’iye ve Evkaf Vekâleti’nden de geri bir kuruma; devlet başkanlığı halifeliğe, anaokuluna varıncaya kadar bütün okullar medreseye dönüştürüldü.
2002 yılından beri din eğitimi, iktidarın en çok önem verdiği eğitim oldu. İktidar olduktan sonra AKP, ilk iş olarak kuran kurslarına devam için aranan yaş sınırını kaldırdı. 30 Mart 2012’de TBMM’de muhalefetin ve eğitim sendikalarının verdiği mücadeleye rağmen kabul edilen, 4+4+4 olarak anılan yasayla temel eğitim dört yıla indirildi, meslek okulu seçme yaşı 10 yaşa indirildi. Seçkin okullarımız ya imam hatip okuluna ya da çok amaçlı okullara dönüştürüldü. İmam hatiplerde okuyan öğrenci sayısı 2017 itibarıyla bir buçuk milyona ulaştı.
Bunların ek olarak MEB, Diyanet, bazı tarikat dernek ve vakıflarıyla, cemaatlerle protokoller imzalayarak okullarda ek dini eğitim verilmesini sağladı. Uygulamalı dini eğitim için bütün okullarda mescit açılması zorunlu hale getirildi.
Uluslararası sınav sonuçları, çocuklarımızın matematik ve fen alanlarındaki başarısının tüm ülkeler ortalamasının altında olduğunu gösterdi. Buna karşın sahnelerde, spor salonlarında tiyatro yapan, spor yapan çocuklar değil, kitlesel olarak ezbere kuran okuyan, fasulyeyi duayla büyütme deneyleri yapan çocuklar gördük, onlarla övündük.
Bunlar bizi ezberleyen, düşünmeyen, bilim üretmeyen, yalnızca tüketen, eleştirmeyen, hakkını aramayı bilmeyen, her söylenene inanan, sorgulamayan insanlardan oluşan bir toplum olmaya götürüyor.
Tarih boyunca toplumları baskıyla, zorbalıkla, kişisel, siyasal, dinsel amaçlar doğrultusunda şekillendirmek isteyenler asla başarılı olamamıştır. Bundan böyle de olamayacaktır.
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği olarak 29. kuruluş yılımızda da “Devrim Yasaları”na sahip çıktığımızı ve çoğulcu bir toplum yaratma yolundaki çabalarımızın süreceğini kamuoyuna duyuruyor, Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal’in “İki türlü eğitim bir memlekette iki türlü insan yetiştirir, bu ise duygu ve düşünce birliğine ve dayanışma amaçlarına tamamıyla aykırıdır..." sözlerini tüm halkımıza ve sorumlulara anımsatıyoruz.